İrmak Yildiz

Daha öncesinde yalnizca Ingilizce degil ayni zamanda piyano ve Türkçe ögretmenligi de yapmis biri olarak ögrencilerle nasil iletisim kurulmasi gerektigini ve nasil kolay ögrenim saglanabilecegini deneyimlemis bulunmaktayim.
Benim Ingilizce serüvenim ortaokulda kurslara baslayarak dil bilgisi açisindan C1 seviyesine ulastiktan sonra çesitli yabanci arkadaslar edinerek, iletisim dili Ingilizce olan uluslararasi projelere katilarak (E-Twinning vb.) ve son olarak da kitap çevirmenliginden sonra DiziKorea gibi yabanci dizi/film sitelerinde çevirmenlik yaparak olustu. Dil ögrenmenin en önemli adimi konusmaktir, bu nedenle dil dersi verdigim ögrencilerimle derslerde ayriyeten Ingilizce iletisim kurmaya da zaman ayirmaya oldukça önem veriyorum. Ayrica ders saatleri disinda da bu dile maruz kalmasinin ögrenime oldukça büyük bir katkisi oldugundan yabanci müzik dinleme, film/dizi/vlog izleme ve kitap okuma görevleri vererek dilin akilda kalmasini saglarken ögrenimin de maksimum hiz ve maksimum verim dahilinde olmasina önem gösteririm.
7 yasinda baslayan piyano serüvenim ise hayatimda hatiri sayilir bir önem tasiyor. Egitimimi Fazil Say'in müzik egitimi aldigi siniftan sinif arkadasi Tuncay Bey'den alirken yalnizca piyano çalmayi degil ayni zamanda piyano çalmayi ögretmeyi de ögrendim ve de üniversite için memleketim Tekirdag'dan ayrilmadan önce Toprak Müzik evinde ögretim yaptim. Dolayisiyla piyano ögrenirken ne kadar sürede ne kadar ilerleme kaydedilebilir, el, parmak ve pedallar dengesi nasil korunur gibi konulari yalnizca kendi deneyimimden degil ayrica ögretim yaptigim zamanlardan da ögrenmis oldum.
Fransizca serüvenimin henüz o kadar ilerisinde olmasam da okudugum bölüm itibariyle kisa bir süre sonra Fransizca dersler için de profilimi genisletecegimi bilmenizi isterim. Ayrica ögretmenlik deneyimimi gözden geçirirken okudugum bölümünde egitim fakültesinde oldugunu yani ögretim konusunda ayni zamanda akademik bilgi sahibi oldugumu da göz önünde bulundurabilirsinizz.